21 Mayıs 2021 Cuma

Annemin Tokmakçısı Yılbaşında Annemi Sikerken

 Merhaba ben Engin. 18 yaşındayım. 5 kardeşiz, 4 ablam var, ablalarımın hepsi evli. Babam 54 yaşında, uzun yol şöförü. Haberi olmadan sürdüğü araçta kaçak maddeyle yakalanınca, kaçakcılık suçundan hapse girdi, halen hapiste. 3 yıl olmuştu babam hapse gireli ve çıkması için 1 yılı kalmıştı. Annem 50 yaşında, uzun siyah saçları olan, dolgun göğüslü ve kalçalı, yaşına ve bu kadar çocuk doğurmasına rağmen, halen taş gibi bir kadın. Babam hapse girdikten sonra annem kapandı. Annem 3 senedir kimseyle ilişki yaşamıyordu, ben öyle biliyordum.

Bir gece tuvalete gitmek için kalktım, ışıkları yakmamıştım. Annemin odasından sesler geliyordu. Merak ettim, anahtar deliğinden baktım ve annemi mastürbasyon yaparken gördüm. Amını nasıl parmaklıyordu, “Uff uff!” sesleri çıkarıyordu. Baka kalmışım. Annem kısa kısa inliyordu. Sonunda derin bir, “Ohhhh!” çekti, boşalmıştı herhalde. Sonra eliyle amını okşamaya başladı. Sessizce odama geri döndüm. O geceden sonra annemi takibe almıştım…

Bir seferinde okuldan eve gelirken, bakkal Bora abiyi bizden çıkarken gördüm, o beni görmedi. Bora abi de 50 yaşlarında, kır saçlı bir beydi. Eve girdim, annem banyodaydı. Fırsattan istifade annemin yatakodasına baktım. Annemin yatağı dağınıktı ve yatağın üstünde 2 adet kullanılmış prezervatif vardı, içinde döller vardı. Annemin beyaz kırmızı noktalı külodu da yerde duruyordu. Anladım ki, bakkalcı Bora abi annemi sikmişti. Hemen evden çıktım, dışarda biraz oyalanıp, birşey olmamış gibi eve tekrar geldim. Akşam da 5 aylık hamile olan ablam misafir geldi, oturuyorduk. Annem gri renkte tayt giymiş, külodu belli oluyordu. Annem olmasına rağmen çok fena azmıştım. Annemin Bora abiyle sikişmesini göremediğim için kafayı yiyordum. Aklıma annemin odasına kamera yerleştirme fikri geldi…

Ertesi gün 2 tane Wireless (kablosuz) kamera aldım ve annemin odasına değişik açılarda yerleştirdim, kameraları da Laptopuma bağladım. Denedim, kameralar mükemmel çalışıyordu ve internetten görüntüleri Laptopuma aktarıyordu. Artık annemi Laptopumdan izleyecektim. Gece oldu, annem yatmak için gidince, ben de hemen odama girip Laptopumu açtım. Annem taytını ve beyaz külodunu çıkardı, amcığı parlıyordu, amının kıllarını kesmişti. Siyah bir külot giydi ve sütyen takmadan geceliğini giydi, yattı. Amını biraz okşadıktan sonra odanın ışığını kapatıp uyudu. Artık geceleri sürekli annemi izliyordum.

Nezaman annemle bakkal Boraya alışverişe gitsek, annemle Bora abi gözleriyle oynaşıyorlardı. Bakkaldan çıkınca dikkat ediyordum, Bora abi de hep arkamızdan çıkıyor ve annemin götüne bakıyordu. Yanlarında ben olduğum için fazla açık vermiyorlardı. Neyse, yılbaşı gecesi olmuştu, hep beraber ablamlarda toplanacaktık ve yılbaşını orda geçirecektik. Annem bana, “Siz gidin eğlenin, benim eğlenecek halim yok, evde kalacağım!” dedi. “Tamam.” dedim ama şüphelenmiştim. Ben ablamlara gitmek için odamda hazırlanırken annemi telefonla konuşurken duydum. Bora abiyle konuşuyordu herhalde, “Benim oğlan akşam gidecek, gece gel de sik beni, hayatım özledim seni!” diyordu…

Ben Laptopumu aldım ve ablamlara gittim. Ablamlar salonda TV bakıyorlardı, ben ise diğer odaya geçtim ve kulaklığı da taktım, Laptopun başında annemle Bora abinin sikişmeleri bekliyordum. Sonunda annemle Bora abi yatakodasına gelmişti. Bora abi annemi yatağa attı ve hemen üstüne çıktı, öpüşmeye başladılar. Annem başörtüsü, yeşil bluz ve uzun etekleydi. Bora abi annemin bacaklarını açtı, arasına girdi ve öpüşmeye devam ettiler. Annemin amını okşamaya başladığında, annemden, “Mmhhhh, ımmmm, ohhh!” sesleri çıkıyordu. Annem, “Hadi Boracığım soyunalım, sikini yemek istiyorum!” diyordu. Bora abi de anneme, “Acele etme azgın şırfıntı, sana gününü göstereceğim!” diyordu. Sonra annemin başörtüsünü ve eteğini çıkardı, altında kırmızı dantelli külodu vardı. Anemin yeşil bluzünü de çıkarınca kırmızı sütyen vardı. Annem herhalde yılbaşı diye kırmızı sütyen külot giymişti…

Bora abi annemin sırtını öpüp okşuyordu, annem de inliyordu. Sonra annemi sırtüstü uzatıp, külodunu çıkardı. Bora abinin dokunmalarında annem sürekli, “Oyy, ohh!” sesleri çıkarıyordu. Artık annemin amını yalıyordu ve annemin inlemeleri yükselmişti. Bora abi annemin inlemelerine aldırış etmeden annemin amını yalamaya devam ediyordu. Annem, “Tamam boracığım yeter, biraz da ben senin sikini yalamak istiyorum!” dedi. Annem herhalde boşalmıştı. Bu sefer Bora abi uzandı, annem onun pantolonunu çıkardı. Külodunu da çıkarınca gözlerime inanamadım, Bora abinin yarağı acaip kalın ve büyüktü. Annem hemen yarağı emmeye başladı. Bora abi de, “Yala orospu, iyi yala da kocan içerdeyken yarak nedir unutma!” diyordu. Annem Bora abinin baldırlarını, taşaklarını ve yarağını nasıl yalıyordu öyle, ‘Mucuk mucuk’ sesler çıkarıyordu. Bora abi ise kendinden geçmiş bir halde inliyordu. Annem, “Boşalma sakın Bora!” diyordu…

Annem sonra Bora abinin sikinin üstüne oturdu, ama Bora abide hiçbir faliyet yoktu. Annem, “Bora ne oldu? Hadisene!” dedi. Bora abi, “Dur kımıldama, boşalacağım galiba!” dedi. Annem, “Ne oldu bugün sana böyle aşkım?” diyerek üstünden indi ve yarağı ağzına alarak boşalttı. Bora abi, “Ben de bilmiyorum ne oldu bana? Biraz duralım, birer sigara içelim öyle başlayalım.” dedi. Annem de, “Tamam aşkım!” diyerek birer sigara içtiler. Sonra Bora abi anneme, “Geciktirici emziklerden versene!” dedi. Demek ki kendi aralarında Prezervatife Emzik diyorlardı. Annem çekmeceden çıkardı Prezervatifi, yarağına biraz sakso çekip kaldırdıktan sonra taktı. Bora abi anmemi yatırdı, bacaklarını kaldırdı, yarağını amına soktu. Annem, “Gir içime, iyice gir! Oohhh, uf, uf!” diye inlemeye başladı. Bora abi annemin amında gidip gelmelerini hızlandırdığında, annem zevkten çılgınca bağırmaya başladı. Annem yine boşalmıştı galiba…

Bora abi yarağını annemin amından çıkardığında, annem nefes nefese, “Çıkarma, devam et! Devam et!” diye bağırıyordu. Bora abi annemi kucağına aldı ve amına geçirip annemi zıplatmaya başladı. Annem deli gibi inliyor, bağırıyor, “Yarağına kurban olurum, sik beni, erkeğim benim!” diyerek kucağında hopluyordu. Bora abi de alttan hızlıca çakıyordu annemin amına. Sonra annemi domalttı ve “Götüne sokacam, tamam mı aşkım!” dedi. Annem de, “Hadi sok, nereye sokacaksan sok, gir bir deliğe, hadi, hadi!” diye inliyordu. Bora abi bir hışımla soktu annemin götüne. Hemen girmişti, hemde hiç zorlanmadan, hem de köküne kadar. Demek ki Bora abi annemi daha önce de götten sikiyordu. Annemin götüne pompalamaya başladığında çıkan şap şap sesleri annemin inlemelerine ve bağırmalarına karışmıştı. Bora abi iyice hızlanmıştı. Annem, “Geliyormusun?” dedi. Bora abi, “Hıı hı!” diye inleyerek, “Geldim aşkım, geldim! Oohhhh!” dedi birden ve annemin üstüne yığıldı kaldı. Annemin götüne boşalmıştı. Sonra yatakodasından çıktılar, herhalde duşa gittiler.

Bunları gördükten sonra Laptopu kapattım ve ablamların yanına salona gittim. Karışık duygular içerisindeydim. Babam hapisteyken annem kendini tokmakçısına siktirmişti, hemde yılbaşı gecesi. Üstelik bunlar benim gördüklerimdi sadece. Annem belki başkalarıyla da sikişiyordu, çünkü çoğu zaman süslenip püslenip, “İşim var!” diyerek dışarı çıkıyor…

20 Mayıs 2021 Perşembe

İlk Deneyimim Kız arkadaşımın Babasıyla Götten Oldu

 Merhaba Sex Hikaye okurları Ben Banu, 1.80 boyunda, esmer, kendince güzel sayılacak, etrafımdakilerin söylediklerine göre manken gibi bir kızım. Ben, Tekirdağın deniz kenarına yakın bir sitede çalışan, 10 sene önce buraya çalışmak için gelmiş bir ailenin ortanca kızıyım. Ailem köy kökenli tutucu bir aile olduğu için, buralardaki kızlara göre daha kısıtlı gezer, giyinirdim. Babam sitenin kalorifer işi gibi teknik işleriyle ilgilenir, annem ise ev işlerine gider. Ablam 23 yaşında ve evli. Bir de bu sene Üniversiteyi kazanıp giden erkek kardeşim var. Burdaki seks hikayelerini okumaya başlamam, İstanbuldan tatile gelen, çok iyi anlaştığım kız arkadaşım Ebrunun tavsiyesi ve ısrarıyla oldu.

Ben liseyi bitirince okumamıştım. Evde kalıp anneme ve babama yardım ediyordum. Yazın Ebru tatile gelir, Tekirdağda okullar açılıncaya kadar kalıp, daha sonra İstanbula dönerdi. Ebru, ailesinin durumu çok iyi olduğundan ve evin biricik kızı olduğundan çok rahat davranan biriydi. Sadece yazları görüşsek te, Ebru benim çok iyi anlaştığım tek arkadaşımdı. Bu yazın da yine geldi. Ebruyla olunca, ailem benim gezmeye ve denize gitmeme daha rahat izin verirdi. Deniz kenarında yaşamamıza rağmen pek denize girdiğim yoktu, sadece ablam bize geldiğinde ailece gidersek, yada Ebru ile babası babamdan izin aldığında gidiyordum.

Yine yazın sonuydu. Ebru, ailesinin geri döneceğini, ama kendisinin bir 10 gün daha (okullar açılıncaya kadar) kalacağını söyledi. Haftasonu bir akrabasının yazlığına Cumadan gidip Pazartesi döneceklerini, benim de gelmemi istedi. Ben de ailemin izin vermeyeceğini, sadece babasının babamdan izin alırsa gelebileceğimi söyledim. Ebru da babasından rica etti. Ebrunun babası (Mustafa abi) 45 yaşında, atletik, uzun boylu ve karizmatik biriydi. Babamla da araları iyi olduğundan, babama ısrarı sonucu bana izin aldı. Cuma sabahı, ben, Ebru, Mustafa abi ve eşi Gülçin teyze ile, kalacağımız akrabalarının yanına gittik. Gittiğimiz yazlık Ebrunun teyzenin yazlığıydı. Ebrunun teyzesi, eniştesi ve oğlu Kaan bizi sıcak bir şekilde karşıladılar ve yazlığa yerleştik.

Öğle yemeğimizi yedikten sonra denize gitmeye hazırlanırken İstanbuldan bir telefon geldi. Ebrunun anneannesi rahatsızlanmış, hastaneye kaldırmışlar. Bu haber üzerine tüm aile tatili kesip İstanbula dönecekken, Ebrunun annesi eşine, “Mustafa sen çocuklarla kal, biz eniştem ve ablamla gider gerekeni yaparız.” dedi. Diğerleri de onayladı. Dolayısıyla ben, Ebru, teyzesinin oğlu Kaan ve Ebrunun babası Mustafa abi kaldık. Onları yolcu ettikten sonra biz de zaten deniz hazırlığımızı yapmıştık, denize gittik…

Ebru, Kaan ve ben denize girerken, Mustafa abi deniz kenarında güneşleniyordu. Deniz içinde Ebru ile Kaan bir hayli birbiriyle şakalaşıp el kol harektleri yapıyorlardı. Bense biraz tutuk ve çekingendim, onların biraz uzağında yüzüyordum. Bir ara dikkatimi çeken ilginç birşey oldu, Kaan Ebrunun göğüs ve kalçalarını elliyor, Ebru ise Kaana babasının görebileceğini, rahat durmasını söylüyordu. Bir hayli geçmişti ki bensıkılmış kenara çıkmıştım. Mustafa abinin yanına selam verip uzandım. Mustafa abi mayo ileydi ve önündeki kabartı çok belli oluyordu, biran oraya gözüm takılmıştı. Mustafa abi gülerek, “Hayırdır Banu durgunsun, neden yüzmüyorsun?” dedi. Ben sadece, “Şeyy… ben denize girmeyi pek sevmem, sizin hatrınız için geldim.” dedim. Mustafa abi, “Sağol, bizi kırmadığın için teşekkür ederim.” dedi…

Neler yaptığımı, nasıl zaman geçirdiğimi sormaya başlamıştı ki, konu döndü dolaştı, erkek arkadaşım olup almadığına geldi. Bugüne kadar sadece Lisede bir kez olduğunu, bir de bizim sitede çalışan birinin sürekli benle arkadaş olmak istediğini, ama babamdan korktuğum için bunu kabul etmediğimi anlattım. O sırada yanımıza Ebru ve Kaan geldi, büfeye gidip birşeyler alacaklarını söyleyip izin istediler. Babası da izin verdi, bize de dondurma ve su almalarını istedi. Onlar gittiler, biz halen oturuyor, sohbet ediyorduk. Akşam üzeri olmuştu sahilde çok kimse de kalmamıştı. Bir ara ben, “Mustafa abi ben de gidip Ebruya bakayım.” dedim. “Tabiki!” dedi…

Ben büfeye giderken elbise değişim kabinlerinin arkasında öpüşen kişileri fark ettim. Biraz daha yaklaşınca bunların Ebru ile Kaan olduğunu gördüm, adeta kendilerinden geçmişlerdi, birbirlerini yiyecekmiş gibi dudakları yapışmış, Kaan Ebrunun kalçalarını okşuyordu. Şok olmuştum. Gerçi Ebruyu erkeklerle bu şekilde ilk görüşüm değildi. Ebru çok rahat bir kızdı ve onun için böyle işler normaldi. Ama bu başkaydı, Kaan teyzesinin oğluydu. Bir süre onları izledim, onlar beni farketmemişti. Biraz daha yiyişip toparlandılar, yola çıkıp büfeye gideceklerken, ben arkalarından seslendim. Bana bir arkadaşlarını gördüklerini, biraz onunla sohbet ettiklerini, daha büfeye yeni gideceklerini söylediler. Ebru, istersem benim de büfeye gelebileceğimi söyledi. Ama ben babasının yanına döneceğimi söyleyip, geri döndüm. Onlara maydonoz olmak istemiyordum…

Ben tam babasının yanına vardığımda, babası yazlığa dönüp şirket ile bir işi olduğunu, onu internetten halledeceğini, istersem benim Ebruları bekleyip onlarla dönebileceğimi söyledi. Ben de yazlığa dönmek istediğimi, sıkıldığımı söyledim. “Tabi, gel!” dedi. Ebruyu da arayıp, bizim yazlığa döneceğimizi, kendilerinin de işleri bitince yazlığa gelmelerini söyledi…

Yazlığa gittik. Mustafa abi bilgisayarın başına geçti. Ben de banyoya girip bir duş almayı geçiriyordum aklımdam. Odama girip havlumu bırakıp, duştan sonra üzerime giyeceğim elbiselerimi hazırladıktan sonra üzerimdeki mayo ile banyonun yolunu tuttum. Mustafa abiyi bilgisayarın başında zannederek üzerimdeki mayonun askılarını indirip banyoya girdiğimde şok olmuştum. Mustafa abi çırılçıplak banyodaydı ve duşagirmek üzereydi. Plajda mayosuyla gördüğüm kabarık önü, bu defa herşeyiyle karşımdaydı. Ben şaşkınlıkla kocaman yarağına bakarken, o da elimle kapatmaya çalıştığım göğüslerime bakıyordu. Şaşkınlığım geçtikten sonra, “Şeyy, ben sizi bilgisayarın başında sanmıştım, özür dilerim…” derken, Mustafa abi yanıma yaklaştı ve çok güzel olduğumu, gelmemi istedi. Donup kalmıştım adeta. İlk kez böyle birşeyle karşı karşıyaydım. Daha önce çevremde sadece Ebruyu erkeklerle ve bir kez de ablamı eniştemle sevişirken gören ben, ilkkez canlı yarak görüyordum…

Ellerim halen göğüslerimdeydi. Mustafa abi istersem dokunabileceğimi söyledi. Ben ise halen kendime gelememiştim ve o şaşkınlıkla, “Şeyy, ilk ilk kez görüyorum…” dedim. Mustafa abi dudaklarıma yapıştı ve öpmeye başladı. Bugün gördüklerimin tesiriyle karşılık bile veremedim. Üstelik çok hoşuma gitmişti, ilk kez bir erkek tarafından öpülüyordum. Mustafa abi beni kendine çekti, rahat olmamı, beni çok güzel bulduğunu, beni istediğini söylerken, halen beni öpüyor, elleri ile göğüslerimi kalçalarımı sıkıyordu. Ben ise birşey yapamıyor, karşılık dahi vermiyordum, ama hoşuma gidiyordu. Beni iyice saran Mustafa abi üzerimdeki mayoyu aşağı çekerek beni çıplak bıraktı, elimden tutarak elimi yarağına götürdü. Yarağı büyük ve kalındı. Nedense o an aklıma seks hikayelerinde okuduğum kalın yaraklar geldi…

Yarağı elimdeydi, okşamamı istedi, ben ise sadece avuçladım. O ileri geri yapıp, kalçalarımı ve amımı okşuyor, göğüslerimi sıkıp, dudaklarımı öpüyor, beni iyice zevk sarhoşu yapıyordu. Okadar zevk almaya başladım ki, amımın sulandığını hissettim. Ben de karşılık vererek, elimdeki yarağını sıkıp, dudaklarına yapıştım. Acemice öpüşmem onun daha hoşuna gitmişti. Beni tekrar sarıp, boynumu yalıyor, göğüslerimi ısırıyordu. Beni omuzlarımdan aşağı ittirerek önünde diz çökmemi sağladı, “Yala!” dedi. Ben ise daha önnce hiç yapmadığımı, nasıl olduğunu bilmediğimi söyledim. Yarağını ağzıma götürmek istedi, ama ben ağzımı kaçırınca, beni ayağa kaldırdı, kendisi önümde diz çökerek amıma yumuldu. Amımı çok hızlı yalıyor, adeta beni çıldırtıyordu. Bu arada parmakları ile de götümün deliğini zorluyordu…

Ben artık iyice kendimden geçmiştim. Hayatımda ilk kez, üstelik babam yaşında biri ile sevişiyordum. Mustafa abi çok iyi sevişiyordu, fakat götüme soktuğu parmağı canımı acıtıyordu. Biran, “Ayyy!” diyerek irkildim. “Ne oldu, canın mı yandı aşkım?” diyerek kibarca sordu. “Mustafa abi ben ilk kez böyle birşey yaşıyorum, bence bu yaptığımız çok yanlış!” diye itiraz etmek istedim. Ama o, “Bana abi deme, aşkım de! Herşeyin bir ilki vardır, merak etme güzel olacak!” diyerek yine beni önünde diz çökertti. Yarağını ağzımavermek istiyordu, ama ben alamıyordum, kalındı ağzıma girmiyordu. “Öp onu, yala!” dedi. Tam öperek yalamaya başlamıştım ki, saçlarımı çekti. Can acısıyla ağzımı açmam ve o kalın yarağın ağzıma girmesi bir oldu. Ağzım yırtılacak gibi, kusacak gibi oluyordum. Ama Mustafa abi çıkarmama izin vermiyor, başımdan tutarak adeta ağzımdan sikiyordu beni. Ben bu arada birkez daha ıslanmıştım. Mustafa abi de fazla dayanamayıp ağzıma boşalmaya başladı. Çok kötü bir tadı vardı, hemde çok geliyordu. Boğulacak gibi oldum. Zorla çıkarmıştım ki ağzımdan, çıkarmamla lavaboya kusmaya başlamam bir oldu…

Ben lavobaya dönmüş kusarken, Mustafa abi arkadan kalçalarımı ve amımı yalıyor, parmağını amıma sokuyordu. Ben halen kendime gelememiştim, fakat o anda tek düşündüğüm şey kızlığımdı. Ona bakire olduğumu, kızlığıma zarar vermemesini istedim. Mustafa abi de bunun üzerine amımı parmaklamayı bırakıp, parmağını götüme sokmaya başladı. Canım acıyordu, ama Mustafa abi çok iyi biliyordu işini, bana zevk te veriyordu. Ben önünde domalmış durur halde lavaboda ağzımı yıkarken, o ise parmağını götümde ileri geri yaparak sırtımı yalıyordu. İyice çıldırmıştım ve kendimi daha da ona teslim etmiştim. O da bunu anlayınca yarağını götüme sokmaya çalıştı. Yarağını götümün deliğinde iyice hissettim, fakat kalındı ve girmiyordu. Aslında korkuyordum da, istiyordum da…

Bana, “Böyle kal!” diyerek, banyo dolabından losyon aldı, bolca yarağına ve götüme sürdü. Ben olacakları beklerken yine yarağını götüme zorladı. Yine girmiyordu. “Kendini rahat bırak, sıkma!” diyerek, lavobayo doğru dahada domalmamı istedi. Dediklerini yaptım, yeniden zorladı. Birden içimde tarif edilemeyecek acı hissetim, beynimde şimşekler çakıyordu. “Çıkarrr!” diye bağırıyordum, fakat kaçamıyordum çünkü kafam lavabonun altındaki duvara dayanmış, Mustafa abi de beni sıkıca kavramıştı. O kocaman yarak götümde yavaş yavaş ilerlerken, ben ise artık acıya dayanamıyordum ve ağlıyordum. Elim ayağım kesilmişti. O ise hala götüme sokmaya devam edip, “Geçti aşkım, girdi, az kaldı!” diyordu. Kasıklarını kalçalarımda hissetiğimde acıdan kendimden geçmiş ve bayılmışım…

Ayılıp kendime geldiğimde yatak odasındaydık, yüzüstü yatıyordum. Mustafa abi kasıklarımın altına yastık koyup beni domaltmış, arkamda götümü sikiyordu. Bende hal kalmamıştı, o ise sürekli abanıyor, sırtımı ensemi öpüyor, götümü sikmeye devam ediyordu. 15-20 dakikadır sikmesine rağmen boşalmamıştı. Garip tarafı, bu iş bana acının yanında zevk te veriyordu. O zevkle ben de kalçalarımı ona itiyor karşılık veriyordum. Mustafa abi müthiş bir tecrübeyle sikiyordu götümü. O kalın büyük yarağın içimde olduğuna ve götüme nasıl alabildiğime halen inanamıyordum. Her tarafım uyuşmuş ve götümün deliğini hissetmiyordum.Artık bende hal kalmamıştı, “Mustafa abi boşalll!” diye yalvarmaya başladım. İyice hızlanmıştı. Ben zevk veacıdan yatağı dişliyordum. Sonunda acaip bir hırıltı ile götüme boşaldı…

Yarağını götümden çıkarıp, yarağını çarşafa sildi. Bana iltifatlar ediyor, “Seni çok seviyorum aşkım, karıcığım!” diyor, omuzlarımı, sırtımı, belimi, götümün yanaklarını öpüyordu. Ben halen o acı ve şaşkınlıkla, şok bir halde yatakta yüzüstü yatıyordum, sesim çıkmıyordu. Derken alt kattan sesler duyuldu, kesin Ebru ile Kaan gelmişlerdi. Mustafa abi mayosunu giyip bilgisayarın başına giderken, ben de dölden sırılsıklam olmuş çarşafı alıp banyoya koştum…

1 Haziran 2020 Pazartesi

KAŞAR MELIS ABLA BANA DA VERDI

Bizim karşı apartmanda bir komşumuz var. Adı Melis ve 26 yaşında. Bizim mahallede kaşar diye anılır ama gerçekten taş gibi bir hatun. Bakımlı, seksi ve alımlı bir kızdır. Hele o yüzü o kadar güzel ki bakan bir kez daha bakar. Belki de kızın bu güzelliğini çekemedikleri için kaşar diyorlardır. Bu kızı sikebilen çok şanslıdır diye düşünürdüm her zaman. O kadar güzel giyiniyor ki mankenler gibi fiziğiyle sokakta süzülüyor adeta. Neyse burayı kısa kesip anlatmaya başlayayım. O gün arkadaşlar beni arabayla evin önünden alacaklardı. Ben de evin önünde onların gelmesini bekliyordum. O sırada marketten gelen Melisi gördüm. Merhaba dedim normalde pek konuşmazdık ama benim yanıma gelerek nasılsın falan diye sohbet etmeye başladı. Onun bu davranışı beni baya şaşırtmıştı açıkçası. Onunla orada ayak üstü sohbet etmek bile beni gerçekten çok heyecanlandırmıştı.
Sanırım heyecanım onunda dikkatini çekti. Hayırdır bu heyecan niye dedi gülerek. O anda bana bir cesaret geldi ve ondan numarasını isteyiverdim. Ben böyle deyince şaşkınlıkla yüzüme baktı ve numaramı ne yapacaksın dedi. Arada mesaj falan atarım can sıkıntısı dedim. O da gülümsedi etraftan duyulursa yanlış anlaşılır boşver dedi. Daha sonra da bir akşam bana gel de kahve içelim dedi. Artık bu heyecana dayanmam mümkün değildi. Tamam hemen bu akşam olur mu dedim. Tamnam bekliyorum dedi ve gitti. Ben arkadaşlarımla buluştum ama o gün akşam olmak bilmedi. Nihayet gitme saatim geldiğinde zile basarken heyecandan bacaklarım titriyordu. Ben içeriye girdiğimde kadının yüzüne bile bakamıyordum heyecandan. Daha sonra kahveleri getirdiğinde biraz olsun rahatladım ve sohbet etmeye başladık. Üstündeki gömlekten neredeyse göğüslerinin tamamını görebiliyordum.
Neyse karşıma geçip oturdu ve sohbet etmeye başladık. Bana hayırdır numaramı ne yapacaktın dedi. ben de köktü bir niyetim yoktu sadece sohbet için ekledim dedim. Peki şu an ne istiyorsun dedi. O an anladım asıl onun niyetinin kötü olduğunu. Ben de hiç çekinmeden göğüslerini okşamak istiyorum çok güzel görünüyorlar dedim. Bu kadar açık sözlü olmama şaşırmış gibi bir hali vardı ama yine de gülümsedi. ben de daha cesarete geldim ve elimdeki kahve fincanını sehbaya bırakarak gidip yanına oturdum. Sonra da hemen ellerimi göğüslerine atarak okşamaya başladım. O da bana karşı koymadı tam aksine halinden de memnun görünüyordu. Kısa süre sonra da dudaklarımız birleşti ve koltukta sevişmeye başladık. Bu şekilde koltukta ön sevişmemiz yarım saat kadar sürdü sanırım. Daha sonra da göğüs uçlarına dil darbeleri atmaya ve ısırmaya başladım.
Artık Melis abla daha sık nefes almaya başladı. Ben de hemen gömleğini ve sütyenini tamamen çıkardım ve yavaş yavaş göbeğine indim. D,lim bir süre göbek deliğinin içerisinde dolaştı. Daha sonra da pantolonunu ve külotunu çıkartarak kafamı amına gömdüm. Resmen dilim amını sikiyor gibiydi. Daha sonra parmaklarımla amını iki yana ayırdım ve içine dilimi sokmaya başladım. Artık inlemeye başlamıştı ve sok diye yalvarıyordu. Ben 69 olmak istedim çünkü onun da benim sikimi yalamasını istiyordum. Sikimi çok güzel yalıyordu şimdi bile aklıma gelince tahrik olmadım desem yalan olur. Ben yalarken defalarca orgazm oldu. Kaç dakika sürdü bilmiyorum ama ben de onun ağzına patladım. O gece onu sikememiştim ama ağzını döllerimle doldurmuştum. Şimdi onu sikeceğim günü iple çekiyorum ve hemen hemen her gün onu hayal ederek 31 çekiyorum.